Skip to main content
SUSKUNLUK SANATI

Search This Blog

Price: October 09, 2020
  • Get link
  • Facebook
  • X
  • Pinterest
  • Email
  • Other Apps


 

Edebiyat Fotoğraf günlükten alıntılar
  • Get link
  • Facebook
  • X
  • Pinterest
  • Email
  • Other Apps

Popular Posts

Kendini Bulmak

  Her şeyden önce insan kendini bilmeli. Ne istediğini, ne istemediğini... Tanımalı. Neyi çok sevdiğini ve sevmediğini... Sonra hissetmeli, ruhu, bedeni, benliği, nefesi… Daha sonra anlamalı. Var oluşu, sevmeyi, sevilmeyi bilmeli. Ve işte, o an gelir. Bir sabah, aynaya bakarken ya da gece yıldızların altında yürürken fark edersin, Sen varsın. Öylesine değil, tesadüfen hiç değil. Kendin olman, burada olman, hissetmen, sevmen ve sevilmen... Bunlar basit şeyler değil. Bunlar, seni sen yapan en derin hakikatler. Aşkı anladığında, onun sadece bir his olmadığını görürsün. Aşk, içindeki sonsuz boşluğu bir başkasıyla doldurmak değildir. Aksine, kendi içindeki boşluğu sevmek, onun içinde kaybolmadan var olabilmektir. Birine yönelmek, ama onun gölgesinde kaybolmamak… Sevmek, kendinden eksiltmeden var etmek, yok olmadan çoğalmaktır. Birlik olmak, bütün olabilmeyi başarabilmekten geçer. İşte mesele tam da budur. Ve sevilmek.. Sevilmek, başkasının gözlerinde yansımanı görmek değil; senin...
Image

"I Origins": Ruhun Penceresinden Sonsuzluğa Bakış

DİKKAT: SPOILER UYARISI Aşağıdaki içerikte, filmin kritik detaylarını ve hikaye akışını etkileyebilecek spoiler'lar bulunmaktadır. Henüz filmi izlememiş olanlar için, bu bilgilerin film deneyiminizi etkileyebileceğini lütfen unutmayın. Okumaya devam etmeden önce bu uyarıyı dikkate almanızı öneririm. Bazı filmler vardır, sadece izleyip geçemezsiniz; ruhunuza işlenir, kalbinize dokunur ve size farkında bile olmadığınız bir şeyler öğretir. "I Origins" , tam da böyle bir film. Bilimle maneviyatın çatışmasını, aşkın görünenden çok daha fazlası olduğunu ve gözlerin, sadece görmeye değil, hatırlamaya da hizmet ettiğini anlatan büyüleyici bir hikâye. Film, genç bir moleküler biyolog olan Ian Gray’in gözlerin evrimi üzerine yaptığı araştırmalar etrafında şekilleniyor. Ian, bilime sıkı sıkıya bağlı biri. Ancak, bir gün gizemli ve özgür ruhlu Sofi ile karşılaşması, hayatında büyük bir kırılmaya neden oluyor. Sofi’nin gözleri, sadece Ian’ı büyülemekle kalmıyor, aynı zamanda ona ma...
Image

Kuantum Fiziği: Günlük Hayattan Evrene Derin Bir Yolculuk

  Kuantum fiziği, çoğu insan için soyut ve karmaşık bir bilim dalı gibi görünse de, aslında hayatımızın her alanında etkisini hissettiğimiz bir gerçektir. Mikro ölçekte gerçekleşen bu fiziksel olaylar, makro dünyamızın işleyişini de önemli ölçüde etkiler. Modern teknolojilerden biyolojik süreçlere, hatta insan bilinciyle ilgili teorilere kadar uzanan geniş bir yelpazede kuantum mekaniği, sandığımızdan çok daha fazla iç içe olduğumuz bir alandır. Kuantum fiziğinin günlük yaşamımıza olan etkilerini, somut örnekler ve bilimsel açıklamalar eşliğinde detaylandıracağız. 1. Kuantum Fiziğinin Temel İlkeleri a) Dalga-Parçacık İkiliği Kuantum mekaniğinin en şaşırtıcı özelliklerinden biri dalga-parçacık ikiliğidir. Elektronlar ve fotonlar gibi temel parçacıklar hem dalga hem de parçacık özellikleri gösterebilir. Ünlü Çift Yarık Deneyi, bir parçacığın aynı anda farklı yolları izleyebileceğini ve gözlem durumuna bağlı olarak farklı davranışlar sergileyebileceğini göstermiştir. b) Kuantum Süperp...
Powered by Blogger
Blogda yer alan yazıların her hakkı yazarına aittir.İzin alınmadan hiçbir şekilde kullanılamaz..